Ankara Üniversitesinde Kalp Sağlığı Haftası Sempozyumu Düzenlendi

Ankara Üniversitesi’nde Kalp Sağlığı Haftası Sempozyumu Düzenlendi

Ankara Üniversitesi (AÜ), 14-20 Nisan tarihleri arasında “Farkında Ol Kalbini Koru Sempozyumu” düzenleyerek Kalp Sağlığı Haftası’nı kutladı.

AÜ Tıp Fakültesi Cebeci Araştırma ve Uygulama Hastanesi’nde gerçekleştirilen sempozyumda, obezite ve kalp sağlığı, sigara ve stresin kalp sağlığı üzerine etkisi, egzersiz ve kalp sağlığı ile hipertansiyon konuları ele alındı.

Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar, sempozyumda yaptığı konuşmada, “Kalp Sağlığı Haftası’nı kutlayarak, toplumda kalp sağlığını korumak adına alınması gereken önlemlere dikkat çekiyoruz. Kalp sağlığı için hareketsiz yaşamdan kaçınılmalı, düzenli egzersiz yapılmalı, sigara ve stresten uzak durulmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Ünüvar, kalp sağlığını korumanın genetik faktörlerin yanı sıra kilo kontrolü, düzenli beslenme, düzenli uyku gibi yaşam tarzı faktörleriyle de ilişkili olduğunu vurgulayarak, herkesin kendi kalbini koruması gerektiğini belirtti.

AÜ Tıp Fakültesi Kardiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Eralp Tutar ise kalp-damar hastalıklarının önemine dikkat çekerek, sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam ve kronik stresin kalp sağlığını olumsuz etkilediğini ve düzenli kontrollerin önemini vurguladı.

Kalp Sağlığını Korumanın Önemi

Tutar, Türkiye’de kalp-damar hastalıklarının önemli bir ölüm nedeni olduğunu belirterek, kolesterol, kan şekeri ve tansiyon gibi risk faktörlerinin düzenli olarak kontrol edilmesi gerektiğini söyledi.

Kalp sağlığını korumanın önemine dikkat çeken sempozyum, katılımcılara kalp sağlığıyla ilgili bilgi verirken, toplumda farkındalığın artırılması için çalışmaların devam edeceğini gösterdi.

Hesap Aç, 1.000 TL Kazan. BYBIT TR’ye Şimdi Üye Ol. Reklamdır
Kaynak: AA / Dilhan Türker Yıldız – Güncel

Related Posts

Sağlık Bakanı Memişoğlu’nun açıklaması, ‘Adım doğru ancak yön belirsiz’ diye değerlendirildi: HPV aşısı ücretsiz oluyor

Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, HPV aşısının yıl sonunda uygulanmaya başlanacağını duyurdu. Aşının ücretsiz olması için mücadele eden hukukçular ise içeriğine dikkat çekerek, “Sınırlı koruyuculu değil, dokuz bileşenli ve etkili versiyon tercih edilmeli” uyarısında bulundu. “Adım doğru ancak yön belirsiz” değerlendirmesi yapıldı.

Uzman uyardı: ‘Merdiven altı’ zayıflama iğneleri tehlike saçıyor

Diyabetle mücadele ve diyete dirençli obezite tedavisinde kullanılmak üzere reçete edilmesi gereken ve halk arasında zayıflama iğnesi olarak bilinen diyabet iğnelerinin kontrolsüz kullanımı tehlike saçıyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen, soğuk zincirde muhafaza gerektiren bu iğnelerin merdiven altı satışının ABD’de yüzde 60’lara ulaştığını, ülkemizde de kontrolsüz bir şekilde kullanımının son dönemde büyük oranda arttığını kaydetti.

The Wall Street Journal yazdı: Zayıflama iğneleri sadece kilo verdirmiyor

Amerikan gazetesi The Wall Street Journal, Ozempic ve benzeri zayıflama iğnelerinin sadece şeker ve obezite değil; kalp, karaciğer, artrit, uyku apnesi ve Alzheimer gibi birçok hastalıkta da umut verdiğini yazdı. Ancak uzmanlar uyarıyor: Bu ilaçlar herkese göre değil. Bilinçsiz kullanım, beslenme bozukluğu ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ayrıca maliyet, yan etki ve erişim hâlâ büyük engel.

Hamilelikte bu mineral eksik olursa, sonuçları bir ömür sürebilir

Endokrinoloji Uzmanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Kılıçlı, iyot eksikliğinin özellikle hamilelik döneminde bebeklerin zihinsel gelişimini olumsuz etkileyebileceğini belirtti. Uzmanlar, IQ düşüklüğü ve öğrenme sorunlarına karşı iyot tüketiminin önemine dikkat çekti.

Dijital kalabalıkta hepimiz yalnızız!

Dijital iletişim araçları herkesi birbirine bağlı gibi gösterse de, gerçek ilişkiler giderek yüzeyselleşiyor. Sosyal medyanın bağ kurma vaadinin yerini “beğenilme yarışına” bıraktığını belirten Uzman Psikolog Gizem Ünveren, insanların kalabalıkta kendini yalnız hissettiğini söyledi. Sürekli ekrana odaklanmanın yüzyüze iletişimi zayıflattığını ifade eden Ünveren, yalnızlığın modern hayatın kaçınılmaz sonucu olduğuna dikkat çekti. Ünveren’e göre bu durum bilinçli ekran kullanımı, sosyal etkinlikler ve empatiyle aşılabilir.

Bu hastalık kadınlarda daha sık görülüyor ve 20-40 yaş arasın teşhis ediliyor!

Multipl Skleroz (MS) hastalığı kadınlarda daha sık görülüyor ve genellikle 20-40 yaş arasında teşhis ediliyor. Nöroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Meltem Can İke, MS hastalarının fizyoterapi, egzersiz, sağlıklı beslenme ve sıcak ortamdan kaçınma gibi tedbirlerle yaşam kalitelerini artırabileceğini vurguladı.